Araklı'da Hukuksuz, Kanunsuz ve Usulsüz Bir Çöp Tesisi Var
Araklı'da Hukuksuz, Kanunsuz ve Usulsüz Bir Çöp Tesisi Var
Trabzon'un Araklı İlçesi Taşönü (Pirgi) Mahallesindeki Katı Atık ve Çöp Tesisiyle İlgili CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi TBMM'de Bir Basın Açıklaması Yaptı.
Trabzon'un Araklı İlçesi Taşönü (Pirgi) Mahallesindeki Katı Atık ve Çöp Tesisiyle İlgili CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi TBMM'de Bir Basın Açıklaması Yaptı.
Turgay Düzgün Alioğlu - ARM Haber Merkezi / Araklı Manşet Haber
Video Haber - Trabzon'un Araklı İlçesi Taşönü (Pirgi) Mahallesinde Trabrikab öncülüğünde kurulan ve özel bir firma tarafından işletilen Katı Atık ve Çöp Tesisiyle İlgili CHP İstanbul Milletvekili Araklı Pervaneli Mehmet Akif Hamzaçebi Konuyla İlgili TBMM'de Bir Basın Açıklaması Yaptı.
Mehmet Akif Hamzaçebi TBMM'de yaptığı basın açıklamasında, "İsmi çok havalı, teknolojinin bütün olanaklarından yararlanılmış izlenimi veren Taşönü Katı Atık Entegre Bertaraf Tesisi. Sıfır atık iddiasıyla yola çıkıldı ve dünyadaki en son teknolojinin Türkiye'deki ilk tesisi olarak tanıtıldı, takdim edildi. Ancak gelin görün ki gerçekler öyle değil. Taşönü köyüne gittim. Araklı benimde ilçemdir. Taşönü köyünü iyi bilirim, gittim gördüm. Tablo gerçekten feceat. Durum şu. Bu sıfır atık iddiasına sahip katı atık entegre bertaraf tesisi, projelendirilmesinden, çed raporuna kadar, inşaat aşamasından işletilmesine kadar usulsuzluklerle, kanunsuzluklarla dolu bir sürece sahip. Böyle bir geçmişi var. Çed raporu alabilmek için yapılan başvuruya ilgili yönetmenliklere göre etraftaki yerleşim yerlerine ilişkin fotoğrafları koyulmuş. İlgili yönetmenliklere göre çöp tesisinin etrafında 250 mt kadar herhangi bir yerleşim yeri olmaması gerekiyor. Uydu fotoğrafında oynama yapılmak suretiyle 250 mt içerisindeki 25 civarında ev bu fotoğraflardan yok edilmiş ve ÇED planı dosyası öyle oluşturulmuş. Trabzon Şehir Plancıları Odası konuya ilişkin olarak dava açıyor. Uzun süren bir dava süreci sonucunda fotoğraflarla oynandığı gerekcesiyle mahkeme kararıyla tesisin Çevre Düzeni Planı iptal ediliyor. Çevre düzeni planı iptal edilince bu plana dayılı verilmiş olan bütün ruhsatlarda iptal edilmiş sayılıyor. Şuanda bu tesis orada hukuksuz bir şekilde faaliyet gösteriyor. Sonra mevcut tesisi yasal hale getirmek için yeniden bir plan değişikliği gerçekleşiyor. plan askıya çıkıyor. Buna karşıda yerelde ilgili sivil toplum örgütleri dava açma hazırlığı içerisinde." ifadelerini kullandı.
Tesis Yetkilisi Sarımtırak Atık Suyun Evlerden Geldiğini İddia Etti! Yalan Söylüyorlar.
Tesisi gidip gördüğünü, tesisin olduğu alanda ve çevresinde olağanüstü kötü bir koku olduğunu söyleyen milletvekili Hamzaçebi açıklamasına şöyle devam etti; "Gidip gördüm. Çöp tesisi alanında vahşi depolama yapılıyor. Olağanüstü bir kötü koku sızıyor. Gökyüzünde martı sürüleri gördüm. Martı olduklarını zannettim. Ama yaklaştıkca martı olmadıklarını fark ettim. Yüzlerce doğan olduğunu gördüm. Bu gerçekten çok kötü bir tablo. Yaşam kalitesini düşüren, insanları tedirgin eden kötü bir tablo. Tesisin bir yöneticisini buldum görüştüm. Tesisle ilgili herhangi telefon numarasını internette bulma imkanınız yok. Taşönü Katı Atık Entegre Tesisi diye internette arama yaptığınızda böyle bir bilgi edinme imkanınız yok. Kendilerini kamuoyundan da gizlemişler. Sonuçta bir yetkiliyi buldum. Dediği, o vahşi depolama değil, çöpleri buraya yığıyoruz, sonra da alıp bertaraf ediyoruz. Anladım da, bu açıkta olan çöpler, etrafta dayanılmaz dehşet bir koku saçıyor. Katı atık bertaraf tesisinde vahşi depolamanın başka yöntemleri de olabilmeli. Bunun üstü kapatılabilmeli, o koku önlenmeli. Tesise 300 mt mesafede Yanbolu deresine akan küçük bir dere var. O dereye çöp tesisinden atık sular geliyor. Derenin yanına gittim. Koku olağanüstüydü. Çöp tesisinden gelen sarımtırak renkte su dereye karışıyor, oradan da Yanbolu deresine akıyor. Yanbolu deresinden de denize ulaşıyor. Toprağı zehirliyor. Bitkileri zehirliyor, kirletiyor. Bütün canlıların yaşamı için tehdit oluşturuyor. Ağaçlar, kuşlar, böcekler, hayvanlar, bitkiler, fındık, kivi ağaçları.. tabiaatta ne varsa bütün canlılar için tehdit oluşturan bir durum söz konusu. Yetkiliye sordum, orada sarımtırak bir su var, akıyor, dereye karışıyor ve bölge insanının yaşamını tehdit ediyor. O sarımtırak su köyden köyün evlerinden gelen sudur dedi. Gerçekci olmayan, gerçekle asla bağdaşmayan, köylünün hak etmediği durumu ifade eden YALAN bir cümle. O sarımtırak renkli su tesisten geliyor. Yalan söylüyorlar." ifadelerini kullandı.
Bölge Sakinleri Mutfaklarında Yemek Yiyemeyecek Hale Geldi
Çevre halkını, canlıları, tabiatı, doğayı, çevreyi, denizi, dereleri ve etraftaki 9 köyü ilgilendiren bir mesele olduğunu söyleyen Hamzaçebi bölge halkının serzenişlerini de meclis kürsüsünden kamuoyu ve basın mensuplarıyla paylaştı. Hamzaçebi, "bölge sakinlerinden Elmas Çebi şöyle diyor. Ben kahvemi çayımı kapımda içemiyorum. Dışarı çıkamıyorum. Hastaydım köyüme geldim. Daha çok hasta oldum. Herhangi bir yağmur anındao çöp yığınlarının üzerime gelmesinden endişe ediyorum, diyor. Başka bir vatandaşımız Baki Malkoçoğlu da diyor ki, nefes alamıyoruz, mutfağımıza kadar bu ağır koku giriyor. Mutfağımızda yemek yeme imkanına sahip değiliz. İnsanlar pandemi nedeniyle maske takıyor. Biz yoldan giderken normal yaşamda evimize giderken, gelirken maske takıyoruz. Bu okuyu önlemeye bile yeterli değil. Ayhan Yakupçebioğlu ise buraya çöpü döküp, buyur yaşa diyorlar. Nefes alamıyoruz, yemek yiyemiyoruz, pencere acamıyoruz, dışarı çıkamıyoruz, dışarda yürüyemiyoruz, köyden göç başladı, yaşam arzumuzu bile elimizden aldılar." ifadelerini kullandı.
Verdiğim Soru Önergesine Cevap Vermediler
Hamzaçebi, "2016 yılında konuya ilişkin soru önergesi verdim, zamanın başbakanı yanıtlaması istemiyle ama o soru önergesine bugüne kadar hiç bir cevap gelmedi. Gizliyecek birşeyi olmayanlar soru önergesine cevap vermekten niye kaçınır ki. Demek ki bölge halkını rahatsız edecek, insan yaşamını, canlıların yaşamını tehlikeye atacak bir durum var. O yüzden soru önergelerine cevap vermiyorlar. Şimdi yapılması gereken şudur; bu tesis hukuksuzdur mahkeme kararlarına göre. Faaliyeti derhal durdurulmalı. Bu kokuyu giderecek, atık suyu önleyecek teknoloji ne zaman bu tesise gelip konulur, tesis bu önlemlere sahip olursa ancak o şekilde çalışmasına devam edebilir. Bölge insanının yaşamını tehlikeye atan onun yaşam kalitesini düşüren, sadece insanların değil, bitkilerin, böceklerin, hayvanların yaşamını tehdit eden bu tyesisin bu şekilde çalışması mümkün değildir. Sorun yokmuş gibi kimse davranamaz. Ak Parti iktidarı, yönetimi malasef Trabzon'un Araklı ilçesini çöp alanı olarak belirlemiştir. Daha önce Turup mevki denen son derece turistik bir mevkiyi yeşillik, ormanlık olan bir mevkiyi çöp tesisi kurmak üzere belirlemişti. Tepkiler üzerine bende o dönem tepki göstermiştim, ondan vaz geçildi. Şimdi buraya bir tesis kuruldu. Kuruyorsunuz anlıyorum, insanoğlu çöp üretir bu çöpün de bertaraf edilmesi gerekir. Madem böyle bir tesis kuruyorsunuz teknolojiden yararlanın. BU TESİSİN BU ŞEKİLDE ÇALIŞMASI ASLA MÜMKÜN DEĞİLDİR!" ifadelerine yer verdi.
Trabzon HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.