Pazarcığa İtibar
Bitki örtüsü, iklimi, coğrafyası ve özel konumu ile adeta bir dünya cenneti olan 930 metre rakımlı Pazarcık, Araklı ilçe merkezine 43 kilometre mesafede olup, Erikli Mahallesi sınırları içerisinde bulunmaktadır. Tarihi İpekyolu üzerindeki Pazarcık, Roma ve Osmanlı dönemlerinde Kelkit Satala ve Bayburt kalelerini sahile bağlayan kritik bir kavşak noktası, aynı zamanda tarihi kervan yollarının önemli bir güzergahı olmuştur. Günümüzde Erzurum-Bayburt güzergahını en kestirme şekilde sahile indiren çok anlamlı ve çok ekonomik bir yolun üzerindedir. Doğu Karadeniz'deki tarihi yayla yollarının ve yaylacılık kültürünün kavşak noktasıdır. Araklı yaylalarının pek çoğunun vaktiyle "ortak pazar" alanıdır. Pazarcık mevkii, Birinci Dünya Savaşı yıllarında işgalci Ruslara karşı Madur ve Polut dağları ile Boğalı ve Bahçecik mıntıkalarında verilen mücadelenin gerçekleştiği harp alanlarının hemen yanı başıdır. Yani şehitliklerle ve harp alanlarıyla yan yanadır. Çok çeşitli zenginliklere sahip Pazarcık mevkiinin kuzey girişinde jeolojik "Pazarcık Mağarası" ve bir dev kazanı olan "Pamuğun Gölü Şelalesi" bulunmaktadır. Karadere nehrini besleyen ana damar Pazarcık'tan geçmektedir. Orman Bakanlığı tarafından kurulan "Tilkibeli Mesire Alanı" da yine Pazarcık sınırları içerisindedir. Pazarcık; Bahçecik, Erikli, Sulakyurt ormanları ile çepeçevre devasa bir orman varlığının ortasındadır. Bu anlamda muhteşem bir oksijen deposu, yöremizin ifadesiyle "15 doktora bedel" bir sıhhat merkezidir. Çok sayıda yayla suyunun buluştuğu tertemiz bir su havzasıdır. Doğu Karadeniz ikliminden Doğu Anadolu iklim yapısına geçiş yapılan bir iklim kapısıdır, koridorudur. Pazarcık vadisi, muhteşem perspektife ve derinliğe sahip doğal seyir tepeleriyle çevrilidir. Bu tarafıyla insan ruhunu dinlendiren hatta tefekküre sevk eden özellik taşımaktadır. Pazarcık bahsedilenler dolayısıyla esasen Yaradan'dan bize bir lütuf. Sayılan özelliklerin etkisiyle olsa gerek, 20 Eylül 1991 tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla "Turizm Bölgesi" ilan edilmiştir. Lakin Pazarcık, herhangi bir turizm yatırımı yapılamaması ve turizm altyapısı oluşturulamaması gibi nedenlerle otuz yıl sonra yani 31 Ocak 2021 tarihinde maalesef turizm merkezi olmaktan çıkarılmıştır. Pazarcık, bir turizm merkezi olmaktan çıkarılmış olsa da, bugünün ve yarının artık en gözde turizm türü olan doğa turizmine, "doğaya çok saygılı" ve "planlı ve projeli" bir şekilde tekrar hazırlanmalıdır. Bu açıdan, Pazarcık turizmine dair adımlar hem "iade-i itibar" hem de bir "itibar" özelliği taşımalıdır. Ama Pazarcık, her aklına esenin değil uzmanların projelendireceği bir saha olmalıdır. Bilinmeli ki Pazarcık sadece Araklı'ya ait olmayıp, tüm Trabzon'un hatta tüm Türkiye'nin bir doğal varlığı ve servetidir. Dolayısıyla Pazarcık, acilen koruma altına alınıp en gerçekçi ve doğal şekilde projelendirilerek Araklı'ya, Trabzon'a ve tüm ülkeye tekrar armağan edilmelidir.
Tarihi Pazarcık Pazarını Yeniden Kurmak
Yöreye Pazarcık ismini veren konu, çok eskilere giden pazarcılık faaliyetleridir. Mevki, küçük pazar anlamına izafeten "Pazarcık" olarak bilinmiştir. Aynı zamanda Pazarcık Hanları da burada yer almıştır. Lakin şimdiki Pazarcık bölgesindeki yerleşimin tarihi bir görünümü neredeyse kalmamış gibidir. Pazarcık bu sebeple ihya edilmelidir. Pazarcık esnafının kullanacağı dükkanlar, Pazarcık Orman İşletmesine ait binaların da dahil olduğu ve yeni yolun kot farkı olarak altında kalan tüm alanın, yeni yol seviyesine kadar doldurularak yükseltilmesiyle oluşacak büyük alanda inşa edilmelidir. Bununla birlikte Salarot, Gürgenlik ve Bahçecik yönündeki alanlar da değerlendirilmelidir. Pazarcık'taki mevcut esnaf, geleneksel mimariye benzer ama modern donanımlı yapılarda faaliyetini sürdürmelidir. Dükkanların üst taraflarında Pazarcık Hanları yaklaşımına uygun han odaları yapılmalıdır. Yapılaşma elbetteki özgün bir mimari özellik taşımalıdır. Bu projeyi, Rize Ayder'de olduğu gibi TOKİ'ye yaptırmak da pekala mümkündür. Pazarcık Pazarı esnafı bu şekilde, 12 aylık bir turizme hazırlıklı altyapıya ve konfora kavuşturulmalıdır. Öte yandan, günümüzde olduğu gibi her önüne gelenin bir yapı eklediği ve derme çatma görüntülerin oluştuğu bir alan, kaliteli bir turizm alanına dönüştürülemez. Pazarcık civarında bulunan ve ciddi görüntü kirliliğine yol açan tüm derme çatma yapılaşma, yeniden ele alınıp estetik ve tarihi bir görünüme kavuşturulmalıdır. Esasen, Pazarcık tamamıyla elden geçirilmelidir. Bununla birlikte buradaki eski esnafın hakları korunmalıdır. Esnaf ise, saygın esnaf kültürünü koruyarak, gelecek kuşağa bir ticari miras bırakmalıdır. Muhtemel proje içerisinde bir jandarma karakolunun yapılması ise, güvenlik açısından Pazarcık'a ve civarına misyon kazandıran özellik taşıyacaktır. Pazarcık yöresinin günübirlik ulaşım sorunu da çözülmeli ve Araklı Belediyesi Araklı-Pazarcık arasında belirli aralıklarla konforlu toplu taşıma imkanı sunacak araçlar temin etmelidir. Toplu taşıma ile Pazarcığa ulaşacak vatandaşımız ayrıca, burada oluşturulacak taksi sistemiyle yakın yaylalara gidebilmelidir. Araklı-Pazarcık hatta Araklı-Salmankaş arasındaki karayolunda kış mevsimlerinde büyük problemler yaşanmasına sebep olan durumlara karşı ilgili belediyenin düzenli çalışmalar yapması ise elzemdir.
Pazarcık'ta oluşturulacak tarihi Pazarcık Pazarı, bölgedeki yerel ürünlerin satışının yapılabileceği özellikte olmalıdır. Bölgedeki şifalı bitkilerin ekonomiye kazandırılması için özellikle gayret gösterilmeli, yaylalardan gelecek şifalı bitkiler satışa sunulmalıdır. Bu konuda Pazarcık esnafı, bitki ve flora uzman kişilerce detaylı seminerlerden geçirilmelidir. Yaylalardaki diğer doğal ürünler yani ligarba (yaban mersini) başta olmak üzere orman meyveleri burada yer bulabilmelidir. Bir bitki cenneti olan Pazarcık yöresi, bilimsel yöntemlerle yapılacak arıcılık çabaları sonucunda "Pazarcık Balı" adıyla tamamen doğal bir üretim yapabilmelidir. Hayvancılığın kalbi olan Pazarcık'ta hayvansal ürünlerin işlenmesi doğrultusunda adımlar atılmalı, örneğin "Pazarcık Sucuğu" adıyla doğal sucuk üretimi yapılmalıdır. Yine yöre yaylalarında üretilen sütlerden doğal "Pazarcık Tereyağı" üretimi meydana getirilmelidir. Bölgeye yakın yaylalarda yetişmeye çok müsait olan patates üretimi teşvik edilmeli, yayla bölgelerinde yetişen diğer taze sebzelerin satışı da Pazarcık Pazarında yapılmalıdır. Hatta üretimlerin, markalaşması ve kontrolü "Pazarcık Kooperatifi" altyapısıyla gerçekleştirilmelidir. Bu beklentilerle Pazarcık Pazarı'nda meydana getirilecek bir ekonomi, yöre insanının yaylalarımızdaki tüm organik üretim çabalarını doğrudan etkileyecektir. Doğanın insanımız nazarında daha anlamlı hale gelmesi ve yaylalardaki hayvancılığın değer kazanması mümkün olabilecektir. Ekonomik değer taşıyacak bu tür çabalar, vatandaşımızın doğaya dönüşüne de bir vesile olabilecektir. Dolayısıyla Pazarcık için Araklı'daki tüm ilgili kuruluşların, vatandaşın önüne geçip liderlik etmeleri ve gerçekten farkındalık oluşturacak projelere gerçekçi bir altyapı hazırlamaları gerekmektedir.
Pazarcık'ta Bir Göl İnşa Etmek
2021 yılında turizm merkezi olmaktan çıkarılan Pazarcık mevkisinin özellikle taban kısmının farklı bir şekilde tekrar turizm alanı özelliğine kavuşturulması gerekmektedir. Konuyla ilgili olarak yapılacak en önemli işlerden biri, son zamanlarda Trabzon DSİ tarafından projelendirilen göl yapım çalışmalarını Pazarcık bölgesine de taşımaktır. Bilindiği üzere DSİ, Uzungöl'den esinlenerek Trabzon civarında turizm amaçlı göl yapma projeleriyle ciddi bir turizm etkisi oluşturmaya çalışıyor. Uzungöl'e benzerlik doğrultusunda bu projeye ilk önce Pazarcık'tan başlanılmalıydı da denebilir. Pazarcık neden ve nasıl gözden kaçtı bilinmez ama Araklı Pazarcık mevkiine yapılacak bir gölün, diğer göllerin en iyisi olacağı hatta DSİ'nin göl çalışmalarını taçlandıracağı da ortadadır. Çünkü Pazarcık, orman varlığı, yüzey şekli, rakımı ve yapılaşmayla bozulmamış yapısı ile Uzungöl benzeri bir dünya cennetidir. Dolayısıyla Pazarcık, bir göl yapımıyla dahi yeniden turizm kapsamına dahil edilebilir. Muhtemel göl ayrıca, tarihi Pazarcık Pazarı adıyla kurulmasını teklif ettiğimiz pazar yerine ciddi bir turist sirkülasyonu da sağlayacaktır. Pazarcık'ta yapılmasını teklif ettiğimiz yapay göl yanında, Pazarcık vadisinin orman vasfı korunmalı ve ilgili belediyeler bu alandaki arazileri hiçbir şekilde imara açmamalıdır. İnşası gereken yapılar olur ise bunlar da kesin olarak geleneksel mimari ile gerçekleştirilmelidir. Pazarcık'taki pazar ve göl projeleri bir tarafıyla da; maalesef uzun süreden beri çöplük tartışmaları içerisinde bırakılan Araklı'yı, bu tartışmaların dışına çıkaracak adımlardan biridir. Araklı'yı yönetenlerin ve Araklı efkar-ı umumiyesinin (kamuoyunun) bu işin peşini bırakmaması gerekir. Araklı'yı yönetenler ve Araklı kamuoyu bir de, Karadere Ovasını bir organik tarım bölgesi haline getirme projesinin peşini bırakmamalıdırlar. Çünkü bu düşünce de yine Araklı'da bir yüksek farkındalık oluşturma projesidir.