An itibariyle ve en nihayetinde; Trabzonsporumuz 8. dalya dedi ve 2010 - 2011 sezonundan sonra ki ilk şampiyonluğunu, anasının ak sütü gibi helâl 1 şekilde elde etti...
Peki bundan sonrası için nasıl 1 yol haritası ve plânlama gerçekleştirmek gerekecek ???
İlk önce şunu idrak etmemiz gerekir ki; daha yeni başladık. Neye ???
Bundan sonra ki 10 yıllık süreçte; daha da kurumsal 1 yapıya sahip olacak 1 kulüp modeli oluşturulması ve her sene şampiyonlugâ oynayacak 1 takım ile, bu şampiyon takıma yaraşır ve de yakışır futbolcuları seçerek, takıma monte ederek ve daha önce ki yıllardan hatırladığımız üzere; her kaçan şampiyonluk sonrası dağılan 1 Trabzonspor kadrosu gerçekliği kaderini, tam tersine çevirip; İstanbul ve başarılı Anadolu kulüplerinden devşirilecek gözde oyuncular ile yola aynen devam. NET...
Burada önemli olan; Türkiye ligi şampiyonluğu, Türkiye kupası şampiyonluğu ve Şampiyonlar Ligine katılım ve gruplara kalma başarısı ile elde edilecek maddi ve de PR gelirleri ile; forma satışları, kombine gelirleri ve reklâm gelirlerinden elde edilecek hasılatı, optimum 1 şekilde transfer, altyapı, kurumsallaşma ve de gelecek için en doğru hamlelerle, artıya dönüştürmek...
Sosa, Novak ve Ekuban gittiğinde nasıl ki Dünyanın sonu olmadıysa ve tam tersine; gemiyi terk edenler sıfırlandı ise, yine örnek olarak veriyoruz tamamen ki; 33 yaşındaki 1 Mwakaeme de giderse, kaybeden kendisi olur. NET...!!!
Bu kulüp; gidenin yerini daha iyileri ve de alternatifleri ile dolduracak kapasiteye ve öngörüye her daim sahip...
6 ay sahalardan uzak kalacak 33 yaşındaki Peres ve 34 yaşındaki Gervinho'nun sözleşmeleri fesih edilse dahi; bu kulüp daha iyilerini bulacak muktediriyata sahip, çok şükür ki...
Hattâ 1 sene Şampiyonlar Liginde boy gösterdikten sonra; Mwakaeme, Peres, Hamsik, Gervinho, Bakasetas, Uğurcan ve Abdüş ile diğerlerinin satışından elde edilecek gelirleri, yerinde ve akıllıca kullanırsak şayet; Ferdi Kadıoğlu, Kaan Ayhan, Mert Müldür, Efecan Karaca, Uğur Çiftçi ve hattâ fenevli Arda'nın dahi, Bordo - Mavili Armadayı giymemesi için hiçbir sebep göremiyorum...
Bunlara ilâveten altyapıdan gelecekler, imza attırılan genç yetenekler ile Hamsik ayarında; takıma liderlik yapacak bir kaç tane de ABİ KIVAMINDA topçu alınırsa, tadından yenmez. NET...!!!
Burada önemli olan; 90'lı yıllara ambargo koyan cincon ayarında ve her sene bu 3 kulvarda, her daim başa oynayacak bir kulübü, amma ve lâkin borçsuz 1 şekilde oluşturmak...
Bunun yolu da; Ahmet Ağaoğlu sonrası, yine O'nun kadar başarılı, finans sıkıntısı olmayan ve de geleceği çok iyi okuyan, öngörü sahibi ve de vizyoner 1 başkan ile yola devam etmek...
Lâkin Trabzonspor Kulübü; HALEF - SELEF mantığı ile eşine, arkadaşına, dostuna, yöneticisine ve yardımcısına bırakılacak 1 olgu asla değildir. NET...!!!